Prof. Dr. Mehtap Uysal'ın Ankara Eczacı Odası Yayın Organı olan DOZ Dergisi için derlediği yazısının özetini okudum az önce. Yazıyı yayınlamam için izin veren sevgili hocama teşekkürler. Bu güzel yazıyı sizlerin de bonzaiden haberdar olmanız için paylaşıyorum. Buyrun bu adını sıkça duyduğumuz bonzai neymiş ne değilmiş bir okuyup bilgilenelim:
Sokaklarımızdaki yeni tehlike ; BONZAİ ...!
Bonzai ve aslında doğru yazılışı ile BONSAİ Japonca bir sözcüktür ve tepsi (tabak) anlamına gelen "bon" ve bitki anlamına gelen "sai" sözcüklerinden türetilmiştir. Saksıdaki ağaç veya bitki anlamına gelir. Bonsai, yaşayan ağaçlara duyulan saygıyı ve bu ağaçların yaşamasını konu alan bir sanattır. Bonsailer minyatür olmalarına rağmen çevremizde gördüğümüz ağaçlardan hiçbir farkları yoktur. Özenle seçilen ağaç dalları, budanarak ve ilgiyle yetiştirilerek minyatür ağaç görünümü kazanır. Japonların doğaya olan tutkularının yaşamlarına yansımış şekli olarak kabul edilen “Bonsailer” şehirlerde insanların doğaya olan özlemlerini minyatür olarak karşılamaktadırlar. Özgün özelliklere sahip bonsailer çok yüksek fiyatlara alıcı bulabilmektedir fakat tüm bunların tam aksine BONZAİ isimli uyuşturu ölümcül ve çok ucuz olarak bulunabilen bir bileşiktir. Muhtemelen basit bir bitki ya da ot içerikli uyuşturucu çağrışımı yapmak için belki de çok düşük (minyatür.!!) dozlarda bile inanılmaz tehlikeli ve ölümcül etkiler yaratabildiği için sokaklarımızda gençlerimizi bekleyen bu yeni uyuşturucunun adına bonzai denmiştir.
Yasa dışı satışını artırmak için kullanılan söylemlerin aksine ve etkileri esrarın etkileri ile özdeşleştirilse de bonzai, kesinlikle esrar türevi değildir! Esrar davetleri, “sigara gibi bir şey” denilerek yapılır. Şu anda da bonzai davetleri “esrar gibi bir şey” denilerek yapılmaktadır. Bonzai doğal bir ot ya da bitki değildir! Sentetik bir bileşiktir. Bonzai, aslında çok da yabancı değil fenazepam adlı bir benzodiazepin grubu bir ilaçtır. Epilepsi, alkol bağımlılığının tedavisi ve uykusuzluk gibi bir dizi sorunun tedavisinde başvurulan fenazepam, tıp dünyasında cerrahi girişim öncesi anestezinin etkisini arttırmak, anksiyeteyi azaltmak amaçlı da yer bulmuştur. Son yıllarda fenazepam, bu amacın dışına çıkarak sokağa inmiş ve İngiltere, Finlandiya, İsveç gibi Avrupa ülkelerinde, Amerika’nın Georgia ve Lousiana başta gelmek üzere farklı eyaletlerinde ve ne yazık ki ülkemiz gençleri arasında yayılmaya başlamıştır. Bonzai (FENAZEPAM) sentetik bir benzodiazepin türevi ilaç olması nedeniyle yasa dışı olarak çok ucuza, kolayca üretilebilmekte ve satılmaktadır. Bu nedenle kullanımı hızla yayılmakta olan ama ölüme kadar giden sonuçlar yaratabilen çok tehlikeli bir uyuşturucu ve bağımlılık yapıcı bir maddedir.
Yaygın olarak bilinen diğer bir yanlış ise, bonzai isimli bu uyuşturucunun sentetik cannabinoid olduğudur . Fakat 25 Mayıs 2014 tarihli 28893 sayılı Resmî Gazete’de de yayınlandığı üzere uyuşturucunun asıl adı Phenazepam (7-Bromo-5-(2-chloropheny 1)-1,3 -dihydro-2H-1,4-benzodiazepin-2-one)’dır ve Türkiye’ye sokulması ve satışı yasaklanmıştır. İnternet üzerinde bonzai ile ilgili pek çok yanlış bilinen isim mevcuttur. Diğer sentetik uyuşturucular ile sıklıkla karıştırılan fenazepam günümüzde pek çok ülke tarafından yasaklanmıştır.
Fenazepam’ın biyolojik olarak yarılanma süresi 60 saattir. Bu santral sinir sisteminde etkili olan bir ilaç için oldukça uzun bir yarı ömürdür; 1 miligram alınırsa, 60 saat sonra kullanıcının kanında hala yarım miligram fenazepam bulunmaktadır. Bu durum ilacın etkilerinin uzun süre (3-4 gün) neden devam ettiğini açıklamaktadır. Fenazepam’ın gençler arasında tedavi dışı kullanımının giderek arttığı 2011 başlarında kesinleşmiştir. Ölümler artınca önce İngiltere’de, ardından A.B.D. ve İsveç’te kontrole tabii tehlikeli maddeler sınıfına sokulmuş ve ithalatı yasaklanmıştır. Ancak Rusya’da reçeteye tabii olmasına rağmen, eczanelerden serbestçe satın alınabilmesine bir de internet üzerinden yasadışı eczaneler eliyle tablet ya da kristal toz şeklinde posta yoluyla dağıtımı eklenince bağımlı sayısı giderek artmaktadır. Uyuşturucu mafyası yasa dışı laboratuvarlarda büyük miktarlarda saf fenazepam üretmekte ve satmaktadır ve bu ürün ne yazık ki Bonzai adıyla ülkemiz uyuşturucu piyasasına da girmiştir.
Tek bir kristali kadar kullanıldığında bile etkisini göstermeye başlayan maddeden bilerek ya da bilmeyerek daha fazla kullananlar, tek dozu, diazepamdan (Diazem) on kat güçlü fenazepam yüzünden yaşamını tehlikeye sokmaktadırlar ve bu durum genellikle hastane morglarında sonlanan bir yolculuğun başlangıcını oluşturmaktadır.
Fenazepam’ın yan etkileri çok olmakla birlikte en bilinenleri ve sık rastlananları baş dönmesi, koordinasyon kaybı, uyuşturma ve ileriye dönük hafıza kaybıdır Ayrıca, ilacın kesilmesi durumunda, huzursuzluk, anksiyete bozukluğu, uykusuzluk, nöbet geçirme ve son olarak ölümle sonuçlanabilecek kontrolsüz havalelerin geçirilmesi olasılık dahilindedir. Tepkiler ve kullanımlar diğer benzodiazepinler ile benzer sonuçlar göstermektedir. İlacın yaşlılar, çocuklar, alkol bağımlısı bireyler veya gebelik esnasında kullanımı akıl hastalıkları gibi birden fazla temel hastalığa kaynak olabilir. Her ne kadar uzun süreli tedavilerde kullanılması önerilmese de, bazı hastalarda uzun süre kullanımı gerekebilir. İlaç diğer sinir depresanları ile birlikte aynı anda asla alınmamalıdır. İngiliz Ulusal İlaç rehberi, bu ilacın en fazla bir ay kullanımını önermiştir.
İlaç ABD’de kontrollü maddeler yasasında IV sınıf olarak nitelendirilmiştir. Bu kapsamda ilaçlar, bilinç kaybı oluşturan, bağımlılık yapıcı bileşikler arasına girmektedir. ABD’nin Louisiana eyaletinde ilaç ile ilgili olarak eyalet valisi Bobby Jindal, ilacın yasaklanması konusunda bir yasayı onaylamıştır. Fakat, ilacın Zannie adı altında bir sprey olarak yeniden piyasaya sürüldüğüne dair raporlar üzerine yapılan kontrolde, böyle bir ürünün piyasaya sürüldüğü tespit edilmiş ve bu üründe piyasadan kaldırılmıştır. İlacın tedavi amacıyla kullanımı reçeteli olarak ABD’nin tüm eyaletlerinde yasal olmasına rağmen, reçetesiz olarak satışı yasaktır. İlaç İngiltere’de C sınıfı bir ilaçtır. 22 Temmuz 2011 tarihinde ilacın ithalatı yasaklanmıştır. Ancak 23 Nisan 2012 tarihinde kullanımı yasal olarak yeniden tartışma konusu olmuştur. Sonunda ilacın ikinci bir ilaç olarak kullanımı 13 Haziran 2012 tarihinde yasaklanmıştır. İlaç Norveç’te 2010 yılından bu yana bir narkotik olarak kabul edilmektedir.