15 Kasım 2012 Perşembe

Erdem Yeşilada'dan İyileştiren Bitkiler

Eczacılık öğrenimimin ilk yılı, 1999 baharı. Botanik dersi alıyoruz, meslekle ilgili ilk ciddi dersimiz. İlk kez üç-beş yıl önce katıldığım Kırsal Çevre Derneği'nin Dendroloji (Ağaç bilimi) Okulu'nda duyduğum terimler, konular havada uçuşuyor. Nicelerini, bir sürü Latince terimi, bir sürü yeni bitkiyi öğreniyoruz. Bitki, liken, familyalar, mantar, orkide derken son haftalarda yeni bir hocayla tanışıyoruz. Biz daha tedavinin, ilacın ne olduğunu bilmezken bize olabildiğince anlaşılır hale getirdiği "Geleneksel Tedavi Sistemleri" konusunu anlatıyor. Sınavda ise hepimizi epey zorluyor, hiç birimiz adını unutmuyoruz; Prof. Dr. Erdem Yeşilada...
19. BİHAT'ta posterleri gezerken


Ezberlemeyi hiç sevmediğim ama doğa ile iç içe olduğundan çok zevkle dinleyip çalıştığım bu ders mesleğim oluyor sonra, o hoca ise bölümde en çok sevdiğim hocalardan birisi. Hafta sonlarında Ankara Eczacı Odası'nın düzenlediği meslek içi eğitim programlarındaki fitoterapi eğitimlerine katılıyoruz eşimle, kayıtlı filan da değiliz aslında. Biz asistanlık yaparız size hocam diyoruz ama asıl amaç eğitimi veren (Prof. Dr.) Ekrem Sezik ve (Prof. Dr.) Erdem Yeşilada'nın bilgilerinden ne kadar faydalanırsak kardır düşüncesi... 



Kitabın evimizdeki ilk günü, kahve ve sardunya kokulu

Erdem Hoca'mın İyileştiren Bitkiler kitabının çıktığını duyar duymaz Çağlar'la internetten sipariş verip beklemeye koyulduk. Kitabımız elimize ulaştığında pek de sevinçliydik. Kişisel koşturmacalarım sebebiyle ancak dün gece açabildim sayfalarını. Ve saatin gece yarısını geçtiğini çok sonra fark ettim. 




20. BİHAT'ta bir öğle yemeğinde, sohbet koyu...

Çok uzun zamandır tanıdığınız birinin yazdıklarını okurken o konuşuyor gibi gelir mi? Onun sesini duyuyor gibi, onun vurguları ile okur musunuz cümlelerini? İşte ben tam böyle hissettim, sanki hoca ile öğle yemeği masasındayız hoca bize güncel bir konudan bahsediyor arada bir fıkra anlatıyor, gülüşüyoruz gibi... Aslında hoca bölümdeyken (2005 yılından bu yana Yeditepe Üniversitesi'nde çalışmakta Erdem hoca) ne çok şey öğrenmişiz ondan, ne çok paylaşmış bizimle... Ve düşündüm sonrasında; ne mutlu dedim, herkes okuyacak bu güzel bilgileri, herkes öğrenecek. En yakınlarımı düşündüm, bitkiler hakkında (doktoramı bitirmeme rağmen) bana değil televizyonda çıkan herbalist lakaplı insanlara inanan yakınlarıma bu kitaptan hediye edeceğimi düşündüm. Çağlar, bu defa bayağı fazla sayıda sipariş vermen gerekecek galiba :)

Kitabın dili öyle anlaşılır, öyle akıcı ve öyle tatlı ki, bir yandan bilgilenirken bir yandan sohbet havasında akıp giden cümleler arasında esprilere fıkralara rastlayıp gülüyorsunuz. Yeşilada önce kitabının amacını anlatıyor: "Bu kitapta, basit bir şekilde filanca bitki şunlara iyi gelir şeklinde bir listeleme yapmayı tercih etmeyeceğim. Onun yerine sağlığımızı korumak, hastalıkların önlenmesi ve tedavisi amacıyla bitkilerden ne şekilde yararlanabileceğimiz konusunda daha rahat karar vermenizi sağlayabilmek için, mevcut bilimsel bulguları güncel bulgular ile birlikte yorumlayarak sizlere aktarmaya çalışacağım. Bu konuda çok yararlı olabileceğini düşündüğüm saha çalışmaları veya klinik deney sonuçlarını sizlere mümkün olduğunca basit bir dille yorumlamaya çalışacağım."

Kitabın kapağında 75 özel reçete yazısını görünce kitapta bitkisel çay karışımı tarifleri olacağını sanmış ve hayli yanılmışım. Yeşilada önce "Bitkilerle  Oyun Olmaz" diyor,  internet, aktar ve medya tıbbının halkta yarattığı bilgi kirliliğini, bitkilerin de zararlı, zehirli olabileceğini anlatıyor. Sonra Hangi Hastalıkta Hangi Bitki Etkili, Gıda Destekleri Nerede, Ne Kadar Etkili, Özel Dönemler ve Durumlar İçin Özel Bitkiler bölümleri geliyor. Aralarda yeşil renkli uyarı ve öneri metinleri ile konu hakkında daha ayrıntılı bilgi edinmek de mümkün. 

Kitap indeksi ile birlikte 383 sayfa. (Az önce indekse hızlıca bakarken kara kokoş olarak algılayıp bir kahkaha patlatmama sebep olan meğer kara kohoş'muş-Black Cohosh.) Kitabın samanlı kağıt olması çok hoşuma gitti benim, hem daha kolay okunuyor hem de güzel kokuyor. Hayy Yayınları'ndan çıkan kitabın etiket fiyatı 27 TL ama internetten daha ucuza almanız mümkün. Daha uzun yazamayacağım, zira karanfil yağının uçuklarda etkisi okunmayı bekliyor (syf. 43). 

not: BİHAT (Bitkisel İlaç Hammaddeleri Toplantısı) 2 yılda bir düzenlenen farmakognozi, farmasötik botanik, fitoterapi ile ilgilenenleri ve bu alanlarda çalışanları alanın duayenleri ile buluşturan bir kongredir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder