19 Kasım 2012 Pazartesi

Laboratuvardan Fotoğraflar-Yaprak Anatomisi


Öğrenciliğimde farmakognozi laboratuvarında en sevdiğim haftalar mikroskobi çalıştığımız haftalardı. O zaman okulumuz laboratuvarlarında aynalı, monoküler mikroskoplar kullanılırdı. Aradan 10 seneden fazla geçmesine rağmen salgı tüylerini incelediğimiz hafta bulunması gerekenlerin yarısını bile bulamadığımı çok net hatırlarım. Şimdi okulumuzda Leica marka binoküler ışık mikroskopları kullanıyoruz. Ama hala öğrencilerin en zorlandığı hafta yaprak doku/elementlerini ve salgı tüylerini incelediğimiz hafta. 

Föy çizimleri pek de yeterli olmuyor bu üç boyutlu görüntüleri tasvir etmeye. Ben de laboratuvar sonrasında çektiğim birkaç fotoğrafı ve kaynaklardan aldığım hoşuma giden görselleri ekliyorum.

Epiderma hücreleri
Bu fotoğrafta Menthae folium'a (nane yaprağına) ait epiderma hücreleri görülüyor. Epiderma hücreleri bu bitkide yap-boz parçaları gibi girintili çıkıntılı. Bu hücreler, klorofil içermediğinden şeffaf görülüyor. Ama alttaki palizat parankiması klorofil taşıdığından dokuda hafif yeşilimsi gözüken alanlar var. 
Dokunun sağ üst kısmında bir stoma görülüyor. Menthae folium Labiatae (Lamiaceae) familyasındaki tüm bitkiler gibi diasitik stoma taşıyor. (Diasitik stoma stoma eksenine paralel iki stoma komşu hücresi taşıyan stoma tipi)


Epidermada stomalar ve salgı tüyü


Burada yine nane yaprağında epiderma hücreleri arasında bolca stoma bulunduran bir doku parçası var. Stomaların diasitik olduğu burada daha net belli oluyor (resmi daha büyük görmek için üzerine tıklamayı unutmayın). Sağ alt köşede sönmüş bir balon gibi görünen de Labiatae (Lamiaceae) tipi salgı tüyü. (Bu salgı tüyünün özelliği 8 adet baş hücresi, 1 adet sap hücresi taşıması. Tam üstten görüldüğünde böyle küremsi şekilde. Tabanda yer alan sap hücresi tam ortada net bir yuvarlak şekilde görülüyor.)   



Palizat parankiması





Burada yapraktaki epiderma tabakasının altında temel dokunun elemanı olan palizat parankimasını görüyoruz. Palizat parankiması hücreleri fotosentez yapabilen (klorofil taşıyan) hücreler. Silindir şeklinde ve çok sık dizilişliler. Üstten bakıldığında silindirin yuvarlak kısımları gözüktüğünden yan yana duran baloncuklar gibi görülüyorlar. Görüntüde üst kısımda palizat parankiması hücreleri parçalanmış bu sebeple sadece üst tabakadaki epiderma hücreleri görülüyor.  
Sünger parankiması
Yaprakta gözlenen diğer parankimatik hücreler palizat parankimasından bayağı farklı görünüşte. Kollu hücreler birbirine ağsı bir şekilde tutunuyor ve aralarında geniş boşluklu alanlar var. İşte bu tabakaya sünger parankiması adı veriliyor. Mikroskobik incelemede en zor görülen dokulardan biri...



Aşağıda Labiatae ve Compositae familyası bitkilerinde gözlenen salgı tüylerinin fotoğraf ve çizimleri var.


Labiatae tipi salgı tüyü yandan görüldüğünde 4 baş hücresi ve bir sap hücresi net gözüküyor (soldaki fotoğraf). Bir alttaki çizimde hem yandan hem üstten görünüşü resmedilmiş zaten.


Labiatae ve Compositae tipi salgı tüyleri

Çizimde sağda yer alan ise Compositae (Asteraceae) familyasında görülen salgı tüyü. Yandan görünüşte iki sıra genişliğinde ve birkaç sıra yüksekliğinde olduğu görülüyor. Üstten görünüşte ise iki sıra hücre ve altındaki sap hücresi görülebilir. 

Epidermada Labiatae tipi salgı tüyleri
Burada (sağdaki fotoğrafta) yine nane yaprağı epiderması üzerindeki Labiatae tipi salgı tüyleri görülüyor. 

Bu haftaki çalışmanın son drogu Solanaceae (Patlıcangiller) familyasından Hyoscyami (Banotu) folium (yaprağı). Bitkide familyaya özgü salgı tüylerinden ikisini görmek mümkün:
1. Sol fotoğraftaki başı çok hücreli, sapı çok hücreli salgı tüyü
2. Sağdaki ise başı çok hücreli sapı tek hücreli salgı tüyü. 


Kısaca bir yaprakta görülen tabakalar; stoma ve salgı (ve örtü) tüyü bulunduran epiderma, palizat parankiması ve sünger parankiması (palizat ve sünger parankimasının bulunduğu kısma topluca mezofil adı veriliyor). Bunlar arasında iletimden sorumlu iletim demetleri ile yaprakta sentezlenen kalsiyum okzalat kristalleri de görülebilir tabii... Bir başka yazıda da onlardan bahsetmek gerek sanırım...


Bu yazıyla ilişkili olarak yaprak kesitinin anlatıldığı yazıya da göz atabilirsiniz: http://kognozi.blogspot.com/2012/10/yaprak-kesiti.html

2 yorum:

  1. Öğrenci olmak vardı. Ne şanslı öğrencileriniz Hocam ;)
    Şaka bir yana, çağın gerekliliklerinden yararlanan akademisyenler olmalı. Sadece kendi deneylerinde yüksek teknoloji kullanmasın akademisyenler, eğitimde de interneti, bilgisayarı, fotoğrafı, programları ve daha ileri iletişim aracı ve teknolojileri kullansınlar.
    Bu konuda çağdaşlarından ileride olman bana gurur veriyor.
    Yaşasın farmakognozi :)

    YanıtlaSil
  2. Tekrardan öğrenci olmak hepimizin ortak dileği galiba :) Şans konusuna gelince onlara sormak gerek bakalım fikirleri öyle mi...

    Araştırma öncelik haline geldiğinde en zevk alarak yaptığım işlerden biri olan eğitim-öğretimi rutine döndürdüğümü farkediyorum bazen. Bu blog da aslında onu yıkma çabamla ortaya çıktı. Sınav öncesi 3-5 kişi meraktan gelip baksa, aklında bu renkli görsellerden bir şeyler kalsa bu blog işe yaramış demektir...
    Umarım yarar, yaradığını görürüm.

    Ve hep savunduğumuz gibi BİLGİ PAYLAŞTIKÇA ÇOĞALIR! :)

    YanıtlaSil